Biliyorum, dinlemezsin ama…!
Bir asıra yaklaÅŸan Türkiye Cumhuriyeti, sayısız kere tecrübe ettiÄŸi zor dönemlerden birini daha yaÅŸamakta. Bu seferki ne askeri darbeye benziyor ne tarafsız kalmayı baÅŸardığın bir cihan harbine, ne ekonomik krize ne de her daim beceriksiz olduÄŸumuz dış politaka temelli krizlere… Bölünme ve iç savaÅŸ ihtimali kapıda!
Sallantıda olan iktidarını elde tutabilmek adına toplumsal kutuplaÅŸmayı körükleme stratejisi belirlemiÅŸ ve meÅŸru olmayan meÅŸruiyetinin resmiyetini sürdürebilmek, hakimiyet alanını arttırabilmek adına baÅŸta yargı ve medya olmak üzere toplum üzerindeki etkin tüm unsurları kontrol etme hastalığına tutulmuÅŸ bir ÅŸizofren ve şürekâsının kin, nefret, kan ile kurguladığı bir oyun sergilenmekte son günlerde. N’olur dikkat!
Bu kumpasın baÅŸarısı, seni, sana benzemeyene düşman etmekten, halkların birbirinden ölümüne nefret etmesinden geçiyor… Tarih boyunca denizler aşıp, derelerde boÄŸulmayı alışkanlık haline getirmiÅŸ olan garip bir milletiz. Umarım, bu sefer düşmeyiz bu hain tuzaklara…