Ağu 23, 2014 - anı, duyuru, mekan, nostalji, tavsiye, yorum    1 Yorum

Huysuz Kaymakçı Pando

imageYıllarını BeşiktAşk‘ta geçirmiş ve bu semte aşık biri olarak, Kaymakçı Pando‘nun kapanacağını öğrenince ne yalan söyleyeyim bir garip oldum. Özellikle son yıllardaki sevimsiz fiyat politikası ve her daim kalabalık olmasından dolayı artık pek uğramaz olduğum gençliğimizin bal-kaymakçısı, vahşi kapitalizme direnemeyip, 1 haftaya kepenk indirecekmiş…acı!

Pando hakkında ekşisözlük ve haber sitelerindeki olumsuz yorumların pek çoğu doğru olsa da (yıkık, dökük bir dükkan, suratsız işletmeci, tutarsız fiyat politikası..vb) Pando bir Beşiktaş klasiğidir ve İstanbul’un şahsına münhasır salaşlarının başında gelir… Beşiktaşımızın  simgelerinden olan 119 yıllık tarihi kaymakçımız, ne yazık ki artık kirasını ödeyemediği gerekçesiyle birkaç hafta içerisinde cep telefoncu, lahmacuncu ya da dönerci olmak üzere kapanacak ve en fazla bir kaç yıla hafızalarımızda acı/tatlı hatıralarımızla birlikte silinip, yitecek…garip!

Buraya yolu düşen hemen herkesin, istisnasız şekilde şikayet ettiği “aksi tavırlar” konusuna gelecek olursak, Müssese sahibi, Pando amcanın, “sağlık problemlerinden dolayı, zaptedilemez ve birazcık deli dolu oğlunun“, hayatını oldukça zorlaştırdığını ve tüm bu huysuzluğunun/hayata küskünlüğünün temel nedeninin yaşlılıktan ziyade bu durumdan kaynaklandığını düşünüyorum. Genç arkadaşıma acil şifalar, Pando Amca ve eşine ise sağlıklı, huzurlu, uzun bir yaşam diliyorum

…tüm huysuzluklarına rağmen seni özleyeceğiz Kaymakçı Pando!

Ağu 17, 2014 - gündem, yorum    Yorum Yok

Hiç merak etme, Unutursun!

imageEn sana dairleri bile bir çırpıda unutabildiğin şu hayatta, başkalarının acısını çok ama çok kolay unutursun!!!!

Tıpkı;

17 Ağustos depremi gibi, Soma gibi, Gezi’de yiten genç fidanlar gibi, Bosna’da, Gazze’de yaşananlar gibi, 10 yıl önce hızlandırılmış tren faciasında kaybettiğimiz 41 can gibi, sırf sana benzemedikleri için katillerinin yargılanmamasına ses bile çıkarmadığın Sivas maktülleri gibi, Hrant gibi, Reyhanlı gibi, Fukuyama gibi, Çernobil gibi, cipsini açıp tvden canlı seyrettiğin savaşlar gibi…Benim bile unuttuğum ya da yazmaya üşendiklerim gibi!

Fakat dostum asla unutma, “unutulanlar, unutanları asl…”, şaka lan şaka, sıkma canını hemen, düşmesin yüzün! Unutmak, unutulmak bu işin fıtratında var, insansın zira!

Utanmaz, bencil…az adil!

Pages:«1...25262728293031...70»